Kış aylarında sağlıklı yaşam için en etkili önerileri keşfedin. Doğru beslenme, düzenli egzersiz ve bağışıklık sisteminizi güçlendirecek ipuçlarıyla kışın enerjik ve sağlıklı kalın.
Nurhan İÇMEZ / TOKAT HABER
TOKAT (İGFA) – Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte, bireylerin beslenme alışkanlıkları önemli ölçüde değişir. İşte bu dönemde sağlığımızı korumak için dikkat etmemiz gereken bazı temel noktalar:
Kış aylarının gelmesiyle birlikte, yemek yeme isteği artar, paketli gıdalar daha cazip hale gelir ve evde geçirilen zamanın uzamasıyla iştah kontrolü zorlaşır. Bu dönemde açlık sürelerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Uzun süre aç kalan bireyler, açlık süresinin sonunda ihtiyaç duyduklarından daha fazla kalori alabilirler. Bu nedenle, öğün sayılarını artırmak ve ana ile ara öğünleri atlamamak gerekir. Lifli gıdalar tüketerek tokluk süresini uzatmak, bu dönemde sağlıklı bir yaklaşım olacaktır. Metabolizma hızının yavaşladığı bu günlerde, günde en az 2 fincan yeşil çay içmek metabolizmayı canlandırmaya yardımcı olabilir.
Kış aylarında hastalıklara yakalanma riski artar. Grip ve soğuk algınlığından korunmak için bağışıklık sistemimizi güçlü tutmalıyız. Bu bağlamda, posa açısından zengin meyve ve sebzelerin tüketiminin artırılması kritik öneme sahiptir. Mevsim meyve ve sebzeleri arasında yer alan mandalina, portakal, armut, nar, elma ve greyfurt, bağışıklık sistemini güçlendirmede önemli rol oynar. C vitamini açısından zengin olan mandalina, greyfurt ve portakal, bağışıklığımızı desteklerken, antioksidan içeriği yüksek nar ise A, C vitamini ve niasin içerir. Nar, bu özellikleri nedeniyle kış mevsiminin vazgeçilmez meyvelerindendir ve bağışıklık sistemimizi güçlendirerek gripten korunmamıza yardımcı olur.
Kış aylarında güneş ışığı alma süremiz yaz aylarına göre azalır, bu da D vitamini seviyemizi olumsuz etkileyebilir. D vitamini, vücudumuz için hayati öneme sahip bir vitamindir. Kış mevsiminde D vitamini seviyemizi kontrol etmek için kan tahlili yaptırmak ve eksiklik durumunda takviye almak önemlidir.
Soğuk havalar, genellikle su tüketimimizi azaltır ve bu da vücudun ihtiyacı olan sıvı alımını olumsuz etkiler. Ancak, metabolizmanın düzgün işleyebilmesi için yeterli miktarda su tüketimi şarttır. Günlük 2-2,5 litre su içmeye özen göstermek, sağlığımız için önemlidir.
Kış aylarında evde daha fazla vakit geçirmek, sedanter bir yaşam tarzına yönelmemize yol açabilir. Spora olan ilginin azalması ve “yaz gelsin başlarım” düşüncesinin benimsenmesi, en büyük hatalardan biridir. Artan besin tüketimi ve azalan fiziksel aktivite, kilo alımını kaçınılmaz hale getirir. Bu nedenle, gün içinde daha hareketli olmaya çalışmalı ve 30-45 dakikalık yürüyüşler yaparak hem kilo alımını önlemeli hem de metabolizma hızımızı korumalıyız.
Kış aylarında günlerin kısalması ve gecelerin uzaması, uyku düzenimizi bozabilir. Sabahları havanın karanlık olması, daha depresif ve karamsar hissetmemize neden olabilir, bu da motivasyon kaybına yol açar. Yetişkin bireylerin günde en az 6-8 saat uyuması önerilmektedir.
Her mevsimde olduğu gibi kış mevsiminde de yeterli ve dengeli beslenme oldukça önemlidir. Beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirerek, her besin grubundan yeterince alıp almadığımızı sorgulamalıyız. Özellikle kış aylarında sağlıklı yağların tüketimi önemlidir. Omega 3 açısından zengin somon ve orkinos gibi balıkları haftada 2-3 kez diyetimize eklemek, sağlığımız için oldukça faydalıdır.
