Dünyanın zaman makinesi Karahantepe
Göbeklitepe’ye 30 kilometre mesafede olan Karahantepe’deki yerleşimin 11 bin 500 yıl önce başladığı ortaya çıktı.
Şanlıurfa, özellikle Göbeklitepe keşfiyle adeta arkeoloji dünyasının kalbi haline geldi. Karahantepe heyecanı ise Şangay’a kadar ulaştı. Aralık ayında düzenlenen 5’inci Şangay Arkeoloji Forum’da Karahantepe Projesi 2023 yılının en iyi 9 Saha Keşif ve Araştırma Projesi arasına seçildi.
32 ülkenin katıldığı ve 973 hakem değerlendirilmesiyle alınan karar, Anadolu’nun tarih öncesi arkeolojisine yaptığı önemli katkıları bir kez daha ortaya koydu. Karahantepe, ardından Taş Tepeler Projesi ile 2021 yılından bu yana Şanlıurfa’da 10 yerde arkeolojik araştırmalar sürüyor. Karahantepe’de yapılan çalışmalar ise 12 bin yıl önceki insanın bilinenden başka türlü tanımlanması gerektiğini ortaya koydu.
EN BÜYÜK YERLEŞİM YERİ
Karahantepe kazıları ve şu ana kadar elde edilen bulgulara ilişkin son bilgileri Göbeklitepe – Karahantepe Kazı Heyeti Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Tarih öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, yaptığı açıklamada, Göbeklitepe’ye 30 kilometre mesafede olan Karahantepe’nin bölgede bilinen en büyük yerleşim yerlerinden biri olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Karul, “Şimdiye kadar elde edilen tarihler, buradaki iskânın 11 bin 500 yıl önce başladığını ve bin yılı aşkın bir süre devam ettiğini gösteriyor” dedi.
Karahantepe’nin arkeoloji dünyasını neden heyecanlandırdığını anlatan Karul, sözlerini şöyle sürdürdü: “Karahantepe’de tarih öncesi insanın çevresinden nasıl faydalandığından, geçim stratejilerine ve özellikle de 12 bin yıl önceki insanın sembolik dünyasına en fazla yaklaştığımız alan. Özellikle mimari, teknoloji, sanat ve günlük yaşam konusunda çok fazla veriye ulaşabiliyoruz.”
İNŞA EDİP GÖMMÜŞLER
Karul: “Karahantepe’de bugüne kadar özel amaçlarla inşa edilmiş ve kamusal yönleri öne çıkan yapılar ve onların etrafından günlük yaşamın izlerini barındıran çok sayıda kulübe, özel yapıların içlerinde Göbeklitepe’den de bildiğimiz, yüzeyleri hayvan betimleriyle süslenmiş T biçimli dikili taşalar, hayvan ve insan heykelleri gibi çok sayıda buluntu açığa çıkarıldı. Kimi ana kayanın içerisine, kimi eski dolguların içine açılan çukurlara inşa edilen yapıların işlevleri sona erdikten sonra yine aynı insanlar tarafından doldurularak gömüldükleri biliniyor.” dedi.
DEV İNSAN HEYKELİ BULUNDU
Karahantepe’deki 2023 yılında yapılan çalışmaların beklentilerin ötesinde sonuçlar verdiğini söyleyen Prof. Dr. Necmi Karul, “Yerleşimin son evrelerinde yapıların artık yuvarlak değil dörtgen planlı yapılmaya başladıkları dönemde de özel yapılar inşa edilmeye devam ettiği anlaşıldı. Bu yapılardan birinde seki üzerinde oturur vaziyette, yüksekliği 2 metre 45 santimetreyi bulan bir insan heykeli bulundu. Karahantepe ve çağdaşı yerleşmelerde açığa çıkarılan bu yapılar gerek inşa teknikleri gerekse içlerindeki buluntular, tarih öncesi insanın oldukça kompleks bir yaşam sürdüğünü kanıtlıyor.” ifadelerini kullandı.
TOPLUMSAL DÜZENLERİ VAR
Prof. Dr. Necmi Karul: “İlk yerleşik toplumlar mimari, sanatsal üretimler ve yaşamları için gerekli olan teknolojileri geliştirmekle kalmamış bunu organize bir şekilde planlayarak hayata geçiren toplumsal düzeni de kurmuşlardır. Bulunan çok sayıdaki insan ve hayvan heykeli ile özel yapılar ilk yerleşik toplumların yaşamlarını idame ettirmeye çalışan ve basit bir yaşam süren gruplar olmadıklarını aksine sanatsal bir üslup ve beğeni anlayışına sahip gelişkin toplulukların söz konusu olduğunu kanıtlıyor” dedi.